Erdoğan: Ne diyorlar, 'sivilleri vuruyorlar'. Vicdansızlar, edepsizler, ahlaksızlar! video izle
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye'nin Afrin kentindeki terör örgütlerine yönelik sürdürülen 'Zeytin Dalı Harekâtı'nda sivillerin hedef alındığı yönündeki iddialara sert tepki gösterdi. Erdoğan, "Ne diyorlar, 'sivilleri vuruyorlar'. Vicdansızlar, edepsizler, ahlaksızlar. Bizim kanımızda sivilleri vurmak yok ama sizin kanınızda var" dedi.
Abone olPartisinin 6'ncı Olağan İl Kongresi'ne katılmak üzere
Kahramanmaraş'a gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı
havaalanında Vali Vahdettin Özkan, milletvekilleri ve kent
protokolü karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradan
Cumhurbaşkanlığı otobüsüyle yol boyunca kendisine sevgi
gösterisinde bulunan vatandaşları selamlayıp, çocuklara da oyuncak
vererek kongrenin yapıldığı Merkez Spor Kompleksi'ne
geçti. Kongre öncesi kompleksin önünde toplanan kalabalığı
elinde zeytin dalıyla selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,
Kahramanmaraşlıların her zaman kendisine destek verdiğini
belirterek, "Edeler diyarının saygıdeğer güzel insanları, sevgili
kardeşlerim, bugün partimizin 6'ncı Olağan Kongresi için
Kahramanmaraş'tayız. Maşallah, mübarek Allah, şu muhabbeti
gördükten sonra burayı selamlamadan salona giremezdim. Unutmayın;
muhabbetten Muhammed oldu hasıl. Muhabbetsiz Muhammed'den ne hasıl.
İşte bu topluluk, böyle bir topluluk. Siz değerli kardeşlerim,
özellikle bu yola çıktığımız günden bugüne, siz hiçbir zaman bizi
yalnız bırakmadınız. Edeler her zaman bizim yanımızda oldu ve
sizlerle güç bulduk. Bu gücümüzü tüm Türkiye'ye yaydık. Hamdolsun.
Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece ve 16 yıldır gündüz
gece sizinle yürüyoruz. Sizin bu heyecanınız, bu coşkunuz, bizim
heyecanımız oldu. Bizim coşkumuz oldu. Siz bize inşallah öyle bir
an olduğunda önce şahsım ve 'Hadi beraber gidiyoruz' dediğimiz anda
beraber gideceğiz" dedi.
'VİCDANSIZLAR, EDEPSİZLER, AHLAKSIZLAR'
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yürüttüğü Zeytin Dalı
Harekatı'na değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, etkisiz hale getirilen
terörist sayısını paylaşarak şunları söyledi:
"Bak ben hanım kardeşlerimden şu anda mavi berelileri görüyorum.
Bordoluları gördüm ve işte bakın bu sabah itibariyle 1931 teröristi
etkisiz hale getirdik. Dün neydi, cumaydı. Dün tüm
askerlerimizi hamdolsun secdede gördüm, rükûda gördüm. Çünkü onlar,
şu kopan fırtına Türk ordusudur yarabbi. Senin uğrunda ölen ordu,
budur yarabbi. Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın. Galip et,
çünkü bu son ordusudur İslam'ın' diyerek yola çıkmışlardır. İşte
geçmişteki o ecdadımızın varisleri olarak evelallah şimdi de yine
Mehmedimiz aynı yolda yürüyor. Bir taraftan silahlarımızla, bir
taraftan F16'larımızla, bir taraftan helikopterlerimizle,
tanklarımızla toplarımızla Mehmedimize saldıranları ne
yaptık, inlerinde boğduk, boğuyoruz. Ne diyorlar,
'Sivilleri vuruyorlar'. Vicdansızlar, edepsizler, ahlaksızlar.
Bizim kanımızda sivilleri vurmak yok, ama sizin kanınızda var. Siz
bu Ruanda'da bunu yaptınız. Siz Mali'de bunu yaptınız. Siz
Korsika'da bunu yaptınız. Siz durmadınız, Libya'da bunu yaptınız ve
hala da yapıyorsunuz. Kalkıp da Türk'ü bu noktada, bu şekilde
yorumlayamazsınız."
'SINIRLARIMIZA SALDIRANLARA BUNUN HESABINI
SORUYORUZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin kimsenin toprağında gözü
olmadığını, Türkiye'nin toprağında gözü olanlara da hesap sorduğunu
ve sormaya da devam edeceğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Biz elinde silahıyla Mehmedimize, vatanımıza saldıranlara bunun
hesabını soruyoruz. Sınırlarımıza saldıranlara bunun hesabını
soruyoruz. Siz 10 bin kilometreden buralara niçin geliyorsunuz?
Bizim 911 kilometre sınırımızda, sınırımızı koruma sorumluluğumuz
var. Kimse kalkıp da 'Niçin bu sınırları koruyorsunuz?' diyemez.
Korumaya devam edeceğiz ve saldıranlara da hesabını sormaya devam
edeceğiz. Şunu kimse unutmasın; bu ülke, bu millet, bu asker
korkaklar ordusu değildir, korkaklar ülkesi değildir ve şu anda da
bu hesabı onun için soruyoruz. Fakat edelerden biz bir şey
istiyoruz. Bizim rabiamız var ya. Bu rabia da tek millet, tek
bayrak, tek vatan, tek devlet. Kardeşlerim biz 81milyonla tek
milleti Türk'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Abaza'sıyla, Roman'ıyla
81 milyon tek millet. Bayrağımız işte görüyorsunuz kardeşlerim.
Evet rengi şehidimizin kanı, hilal bağımsızlığımızın ifadesi,
yıldız şehidimizin ta kendisi ve işte bu bayrak. Şu güzelliği
görüyor musunuz? Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır,
toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Yani 780 bin
kilometrekaresiyle bu vatan şehit kanlarıyla vatan oldu. Biz
780 bin kilometrekarede doğmadık, ha biz 18 milyon kilometre
kareden 780 bin kilometrekareye düştük. Nereden nereye."
'ONLAR KAÇACAK BİZ KOVALAYACAĞIZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadelenin içeride ve dışarıda
kararlılıkla sürdürüleceğini ifade ederek, "Tek devlet. Türkiye
Cumhuriyeti devletinden başka devlet tanımıyorum. Öyle yok bilmem
PYD'ymiş, yok şuymuş, yok buymuş. Ne demiştik, kovalayacağız.
Onlar kaçacak, biz kovalayacağız. Bak Pensilvanya'da ne işin var
orada? Ona giden oldu mu oldu, beraber yaşıyorlar. Arkalarında
kimlerin olduğunu anlayın. Kardeşlerim ve kovalamaya yine devam
edeceğiz. Çünkü bunlar ümmeti böldüler, bunlar milleti böldüler,
onun için de bunun hesabını verecekler. Ve kardeşlerim unutmayın,
birliğimizi aman koruyalım. Zira 2019'un Mart'ı çok önemli değil
mi? 2019'un Kasım'ı çok önemli değil mi? Öyleyse şimdi ana kademeye
soruyorum. Kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Kadın kollarımıza
soruyorum, kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Gençler size soruyorum,
kapı karı dolaşmaya var mıyız? Öyleyse hep beraber bir olacağız.
İri, diri olacağız, diri kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye
olacağız" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradaki konuşmasının ardından kongrenin
yapıldığı salonda geçti ve konuşmasını burada sürdürdü.
'BİZE TERÖR ÖRGÜTLERİ ÜZERİNDEN YAPILANLAR, MİLLETİMİZİN
SAKALINI KESMEYE BENZER'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş'ta salon
dışındaki kalabalığa hitap ettikten sonra içeri geçti. Burada
kongreye katılanları selamlayan Erdoğan, kimsenin Türkiye'yi,
teröristlerin yanında boy göstererek korkutamayacağını ifade etti.
'Zeytin Dalı Harekâtı'nda 1931 teröristin etkisiz hale
getirildiğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Oradaki teröristlerle kol kola girmekten çekinmiyorlar. Teröristin
yanında poz verdiklerinde, Türkiye'yi korkutabileceklerini
sanıyorlar. Halbuki bu görüntü, sadece onların asırlardır dünyaya
empoze ettikleri demokrasi, meşruiyet, hak, özgürlük gibi
kavramların içini boşaltıyor. Bize terör örgütleri üzerinden
yapılanlar, milletimizin sakalını kesmeye benzer. Halbuki biz
harekete geçtiğimizde, o teröristleri tümüyle imha ederek inşası
için var güçleriyle çalıştıkları yapının kollarını, kanatlarını
kırarız, haberleri yok. Kesilen sakal daha gür olarak çıkar ama
giden kol, kanat geri gelmez. İşte bu sabah ne oldu sayı; etkisiz
hale getirilen teröristlerin sayısı 1931."
'HEP BİRLİKTE CEPHEYE YÜRÜRÜZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihtiyaç halinde kendisi de en önde herkesle
cepheye yürüyeceğini kaydederek, şöyle dedi:
"15 Temmuz'da ne dedik? 'Meydanlara' dedik. Siz ne yaptınız? 15
Temmuz'da meydanlara döküldünüz ve şimdi de böyle bir karar
aldığımız anda hemen haberi veririz önce şahsım, sonra da
inanıyorum ki edeler (ağabey) ve milletim hep birlikte cepheye
yürürüz, hep birlikte. Az önce söylediğim söz İnebahtı Savaşı'nda
donanmamızın bir kısmını kaybettiğimiz fakat aynı zamanda Kıbrıs'ı
da ele geçirdiğimiz dönemde söylenmiştir. Biz dün neysek, bugün de
oyuz. Biz şuna inandık; 'Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi.
Senin uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi. Tâ ki yükselsin ezanlarla
müeyyed nâmin. Galib et; çünkü bu son ordusudur İslâm’ın' dedik ve
böyle yürüdük. Hamdolsun dün günlerden cuma idi ve Mehmedimiz
cephede cuma namazını kılıyordu. Evde ağlaştık. Elhamdülillah
Mehmedimiz cuma ile beraber cephede görevini yerine getiriyor ve
düşmana doğru yürüyor. Ve bunlar nedir biliyor musunuz? Bunlar, bir
milletin küllerinden yeniden dirilişidir. Şimdi yeniden diriliyor
bu millet ve hesabını soruyor ve hesabı sormaya devam edeceğiz.
Bugün de terör örgütlerini ve onların arkalarındaki güçleri, eninde
sonunda çökerteceğiz. Buna tüm kalbimizle inanıyoruz ve iman
ediyoruz. Çünkü biz şuna inandık, sevgili Kahramanmaraş, sevgili
edeler Rabbim ne buyuruyor; 'Nasrun minallâhi ve fethun karîb ve
beşşiril mû'minîn.' Evet 'Allah'ın yardımı evelallah yakındır. Onu
müjdele.' diyor ve biz de şimdi o müjdeye doğru ne yapıyoruz,
koşuyoruz. Bu millet Mehmetleriyle beraber inşallah o müjdeye nail
olacaktır, biz de buna inanıyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması sırasında yükselen "Bizi de
cepheye gönder" sloganlarına "Gitme kararını verdiğimiz zaman biz
sizi buralarda bırakmayız merak etmeyin, beraber gideriz inşallah"
yanıtını verdi.
'SEFER GÖREV EMRİ OLANLAR ÖNCELİKLE HAZIR OLSUNLAR AMA ŞU
ANDA İHTİYAÇ YOK'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrin'e eğitimli kadroların gönderileceğini
belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Şimdi eğitimli kadrolarımızı gönderiyoruz. İnşallah sefer görev
emri olanlar bir defa öncelikle hazır olsunlar ama ihtiyaç şu anda
yok. Karar verildiği anda yola revan oluruz. Geride sadece
yaralanmış dostluk, müttefiklik ilişkileri, kıymeti kalmamış
kavramlar, kimsenin itibar etmediği sözler, paçavraya dönmüş
itibarlar kalacak. Her dinlediğimizde yüreklerimizi parçalayan o
meşhur Maraş türküsünde ne diyor?"
'ŞEHİT OLURSA BAYRAĞI DA İNŞALLAH ÖRTECEKLER'
Erdoğan, bu sırada gözüne takılan, bordo bereli asker
üniformalı kız çocuğunu, asker selamı verip ağlarken
görünce yanına çağırdı. Kızı öpen Erdoğan, şunları
söyledi:
"Kız sen ne yapıyorsun? İşte bizim bak bordo berelilerimiz de var
ama bordo bereli ağlamaz. Evet JÖH, yarbay, bordo bereli maşallah.
Türk bayrağı da cebinde. Şehit olursa bayrağı da inşallah
örtecekler. Her şey hazır değil mi?'
'KEŞKE YAPMASAYDIK' DİYECEKLER'
Türkiye'yi 2023'te dünyanın en iyi ekonomileri arasına sokma
hedefini gerçekleştirmek için azimli olduklarını da aktaran
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Maraş'tan bir haber geldi,/ Dediler ki Merik öldü,/ Keşke Merik
ölmeseydi,/Kesileydi elim, kolum. Bunlar da çok yakında 'Keşke
yapmasaydık' diyecekler. O zaman belki bu türkü dillerinin ucuna
gelecek ama iş işten geçmiş olacak bu böyle biline. Sahada
Türkiye'yle baş edemeyeceklerini görenlerin, dünya çapında yalana,
iftiraya, çarpıtmaya dayalı bir propaganda savaşı başlatmaları da o
zaman işe yaramayacak. Hakikatlerin karşısında bu yalanlar, tıpkı
güneşi gören buz kütlesi gibi eriyip, buharlaşıp, gidecek. Sevgili
kardeşlerim, bu nesil özellikle de AK Parti teşkilatlarında görev
alanlar, partimize gönül verenler, tarihi bir sorumlulukla karşı
karşıya. Çünkü biz medeniyetimizin köklerini bulduğumuz 'Asr-ı
Saadet'ten geleceğe kurulan köprünün tam üzerinde, yeni bir
dirilişin arifesinde bulunuyoruz. Çok anlamlı bir nokta. 1071'den,
2071'e uzanan coğrafyamızı, vatanımız haline dönüştürme
mücadelemizin yeni ve önemli bir safhasını yürütüyoruz. Çağ
kapatıp, çağ açtığımız 1453'ten, 2053'e giden yolda ülkemizi bir
üst seviyeye taşıma imkânına sahibiz. 1923'te kurduğumuz
Cumhuriyeti 2023 yılında dünyanın en iyi ekonomileri arasına sokma
hedefini gerçekleştirmek için azimliyiz. Bütün bunları
başardığımızda ülkemizle birlikte umudunu bize bağlamış tüm
kardeşlerimizin, tüm dostlarımızın önünde yepyeni bir dönem
açılacak. Biz hiçbir zaman elinin ulaşabildiği, gücünün yettiği her
yeri sömürüp, tüm zenginlikleri, kaynakları kendisi için kullanan
bir millet olmadık, olmayacağız. Biz hiçbir zaman sadece kendi
güvenliğini ve refahını düşünüp başkalarının acılarını ve
gözyaşlarını ve hatta kanları üzerinden kendimizi suni bir dünya
kurmadık, kurmayacağız. Eşrefi mahkulakata yani yaratılmışların en
şereflisi olan insana hak ettiği değerle bakmayan hiç kimsenin,
hiçbir anlayışın bizim nezdimizde kıymeti olamaz. Dikkat ederseniz
bizim kendimize belirlediğimiz tüm vizyonlar, hem tarihi anlamları
hem de gelecekteki hedefleri itibariyle kucaklayıcıdır,
kuşatıcıdır, inşa edicidir. Dünyayı kimlerin yıktığını, insanları
kimlerin değersiz hale getirdiğini şöyle çevremize baktığımızda hep
birlikte görüyoruz. Bu çarpık düzene 'dur' demek, millet ve devlet
olarak boynumuzun borcudur. Suriye'nin, Irak'ın, Filistin'in,
Libya'nın ve gönül coğrafyamızın diğer bölgelerin yıkık
şehirlerine, o yıkıntıların altında yitip giden o yavrulara,
annelere, ninelere, onların arkasından dökülen gözyaşlarına çekilen
çilelere, acılara biz kayıtsız kalamayız. Eğer başkalarının yaptığı
gibi bu görüntüleri bir film sahnesi gibi, hissetmeden ve
hiddetlenmeden seyredersek, çok geçmeden aynı şeyin bizim başımıza
gelmesi kaçınılmaz olur. Aylan bebeklere biz ağladık, Aylan
bebeklerin derdiyle biz dertlendik. O denizlere dökülen yavruları
bizim askerlerimiz kurtarma mücadelesi verdi, diğerleri sadece
izledi. Allah'ın izniyle kimsenin, Türkiye'yi bu hale düşürmesine
izin vermeyeceğiz. İnancımızı ve vatanımızı kaybettiğimizde geriye
bir kuru tenden başka bir şey kalmayacağını biliyoruz. Yunus Emre
'Ölür ise ten ölür, canlar ölesi değildir.' İstiklalimiz ve
istikbalimiz uğrunda verdiğimiz şehitlerimize asla ölü nazarında
bakmadık, bakmıyoruz. 'Allah yolunda öldürülenlere ölüler
demeyiniz, onlar diridirler. Siz bilemezsiniz, siz anlamazsınız.'
ve devamında Rabbim onları doyuruyor. Nimeti Rabbimden, dolayısıyla
onlar bizi izliyor, onlar bizi takip ediyor ve hani gidiyorlar ya,
düğüne gider gibi gidiyorlar ya, işte bu bir aşk, bir sevda, bir
inanç. Onun gereğini yapıyorlar. Bu ancak bu millette var. 'Ey
şehit oğlu şehit, isteme benden makber. Sana aguşunu açmış duruyor
Peygamber."
'KERAMETİ KENDİNDEN MENKUL OLANLARIN DEVRİ
BİTİYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye eski Türkiye gözüyle bakanların,
gerçekleşi yavaş yavaş görmeye başladıklarını belirterek, "Bugün
artık yepyeni bir Türkiye var. Bugün artık ekonomiden, demokrasiye,
her alanda dünya çapında söz sahibi kararlığında olan bir Türkiye
var. Bugün artık tehditleri ve tehlikeleri, sınırları içinde değil,
sınırlarının ötesinde kaynağı her neresi ise oradan imha eden bir
Türkiye var. Bugün artık vatandaşlarını tüm hak ve özgürlüklere
kavuşturmuş, insanın refah düzeyini sürekli yükselten bir Türkiye
var. Bugün artık maziden atiye, kurduğu köprüyle, kim olduğunu
bilen, bugün nerede durduğunun farkında, gelecekte nereye gitmek
istediğinin şuurunda bir Türkiye var. Bize hâlâ dünkü Türkiye
gözüyle bakan, bu şekilde muamele edenler yavaş yavaş gerçeklerin
farkına varmaya başladılar. Türkiye'nin silkinişi ve yeni bir
diriliş içine girmesi, bölgemizdeki ve dünyadaki pek çok toplumu da
harekete geçirmiştir. Kerameti kendinden menkul olanların devri
bitiyor" dedi.
BAŞKAN'A 'GOREE ADASI GEZİSİ' TALİMATI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Büyükşehir Belediye Başkanı
Fatih Mehmet Erkoç'a da kentteki gençleri Senegal'de bulunan Goree
Adası'na götürmesi yönünde talimat vererek, şunları söyledi:
"Sevgili gençlerimize de Belediye Başkanı'na bir talimatım var;
Senegal'deki Goree Adası'nın dili olsa da ah bu sömürge dönemini
bir anlatsa. Şimdi Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı, bu
gençlerimizi alacak Senegal'e, Goree Adası'na götürecek ve o Goree
Adası'ndaki, nasıl bir insanlık dışı pazar kurulduğu, insan
hayatının ne kadar ucuzlatıldığını, orada bizzat görme imkânı
bulacaklar. Ve ancak bu şekilde bu milletin ne kadar adil, ne kadar
yüce, ne kadar güçlü bir millet olduğunu anlama imkânı bulacaklar.
Tamam Başkan."
'FIRSATIN KAZASI OLMAZ'
Kahramanmaraş ve bölgeye yapılan ve yapılacak hizmetleri de anlatan
Erdoğan, yeni İpek Yolu projesine de değinerek konuşmasını şöyle
tamamladı:
"Dünya ticaretinde yepyeni bir dönemin habercisi olan bu projenin
güzergâhı üzerinde Kahramanmaraş var. Fırsatları, şehirlerin ve
insanların önlerine bu tür büyük projeler çıkarır. Bunu
değerlendirmek o şehirlerin ve insanların kendi bilecekleri iştir.
Sizin kaçırdığınız her fırsatın müşterisinin hazır olduğunu
unutmayın. Fırsatın kazası olmaz. Madem Kahramanmaraş böylesine
büyük bir imkânı yakaladı, öyleyse devlet kurumları bir yandan,
sizler diğer yandan el ele verip, mümkün olan en iyi neticeye
ulaşmanın gayreti içine girmelisiniz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından Ahmet Özdemir'in
aday olmadığı ve tek liste halinde gidilen kongrede Ömer Oruç Bilal
Debgici, AK Parti Kahramanmaraş İl Başkanlığına seçildi.
ERDOĞAN: ÖNCE BEN, SONRA MİLLET HEP BERABER
YÜRÜYECEĞİZ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş AK Parti 6'ncı
Olağan İl Kongresi'nin ardından Osmaniye'ye geçti.
Erdoğan Tosyalı Spor Salonu'nda gerçekleştirilen Osmaniye AK Parti
İl Kongresi öncesi, salonun önünde toplanan yaklaşık 10 bin kişiye
hitap etti. Zeytin Dalı Harekâtı'na değinen
Erdoğan, alanda toplananların "Bizi Afrin'e götür" sloganları
üzerine "Komuta kademesiyle yapmakta olduğumuz müzakerelerde
sefer görev emri çıktığında önce ben sonra millet hep beraber
yürüyeceğiz" dedi. Zeytin Dalı Harekâtı'nda etkisiz hale
getirilen terörist sayısının 1931'e yükseldiğini belirten Erdoğan,
şöyle dedi:
"Dün Mehmetimizi cuma namazını kılarken izlediniz değil mi? Bu
millet hiçbir teknolojinin, beşeri güçlerin önünde eğilmedi.
Sadece rükûda ve secdede eğildi. Biz buyuz. Bizim mücadelemiz
teröristle. Ve tek terörist kalmayıncaya kadar bu mücadelemiz devem
edecek. Hepsini tek tek bitireceğiz. 911 kilometre Türkiye
sınırında biz sessiz duracağız, beyefendiler dünyanın bir uçundan
çıkıp gelecekler onlar burada söz sahibi olacaklar. Bu nasıl iş.
Bir de utanmadan sıkılmadan akıl verecekler. O aklı kendinize
saklayın çok ihtiyacınız var. Çünkü siz hiçbir zaman adil
olmadınız. Siz hiçbir zaman zulmün karşısında dikilmediniz. Biz
tarih boyunca adaletle hükmettik. Hep zulmün karşısına dikildik.
Biz Osmanlı'ydık ama bir kişi için zulüm gören bir kişi için Hint
Yarımada'sıylaydık. Bizim böyle bir asaletimiz var. Ama bunlarda
böyle bir şey yok" dedi.
ÖLDÜRÜLEN TERÖRİST SAYISI 1951'E ÇIKTI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tosyalı Spor Salonu'nda
gerçekleştirilen Osmaniye AK Parti 6'ncı İl Kongresi'nde konuştu.
Osmaniye'nin terörle mücadelede 38 şehit verdiğini söyleyen
Erdoğan, Zeytin Dalı Harekâtı'nda etkisiz hale getirilen terörist
sayısının ise gün içinde 1951'e çıktığını kaydetti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de memleketi olan Osmaniye'de
konuşması sık sık sloganlarla kesilen Erdoğan, 2019 yılının ittifak
yılı olacağını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Temennim şudur. Bu birlikteliğimiz inşallah güçlenerek
ülkemizi geleceği taşımaya vesile olur. Malum çevreler bu ittifakın
ne olduğunu iyi görsünler, anlasınlar. İnşallah bu ittifakla
birlikte Türkiye'de yeni bir dönemin tohumlarını atıyoruz. Ve bu
atılan tohumlar ümmetimin, milletin, güçlenerek geleceğe
yürümesidir. Bu tarihi kongrenin teşkilatımız, ülkemiz, milletimiz
ve demokrasi için hayırlara vesile olmasını diliyorum. 2019 seçim
startını vermiş oluyoruz. Ülke genelinde Sayın Bahçeli olmak üzere
bu ittifakla birlikte güçlenerek çıktığımız bu yolda hamdolsun çok
daha büyük bir sinerjiyi elde edeceğiz. Bu sinerji siyasette,
ülkemizde örnek olacaktır. İlk olacağı gibi ülkemizin geleceğine
yönelik yeni temellerin atılmasına vesile olacaktır. Bu
süreçte şunu bir an olsun aklımızdan çıkartmayacağız. Herkes
rehavete kapılsa, herkes yorulsa, yorgun düşse, bizim böyle bir
lüksümüz yok. Herkes kızsa, darılsa, üzülse bizim bu şekilde
davranma imkânımız yok. Zira biz aşk ile çalışan yorulmaz
diyoruz."
'DOĞU GUTA'DAKİLERİ BİZE VERİN DİYORUZ,
VERMİYORLAR'
Suriye'nin başkenti Şam'ın Doğu
Guta bölgesinde yaşananlara da değinen Erdoğan şunları
söyledi:
"Her gün varil bombalarıyla, tankla, topla, füzelerle kendi
milletini vuran terör rejimini basit bir kınama ile basit
cümlelerle geçiştirmeyi yanlış buluyoruz. Doğu Guta'da yapılana
tepki gösteren bir ülke gördünüz mü? Sivil sivil diyorlar. Doğu
Guta'da öldürülenler asker mi? Doğu Guta'dakileri bize verin
diyoruz, vermiyorlar. Nereye götürüyorlar Şam'a. Şam'daki
akıbetleri belli. Zulmü durdurmak için hastanemizde tedavi ettirmek
için bize verin diyoruz, vermiyorlar. Vermiyorlar, çünkü yaptıkları
tarihe kayıt olarak düşecek. Bölgemiz belli güçlerin rant ve çıkar
kavgasına kurban edilmek isteniyor. Petrol kokusu almış
emperyalistler. Bunlar tarafından coğrafyamızda sınırlarımız kan ve
gözyaşlarıyla yeniden çizilmeye çalışılıyor. 100 yıl önce olduğu
gibi bunların önündeki en büyük engel Türkiye. Emperyalistlerin en
büyük korusu Türk milletidir. Türkiye demek bölgede barış ve
istikrarın devam etmesidir."
BAHÇELİ'YE MEMLEKETİNDE TEŞEKKÜR ETTİ
Erdoğan, 2019 için ittifak yaptıkları MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli'ye memleketi Osmaniye'de de teşekkür edip şöyle dedi:
"Milletin bekasını her şeyin üzerinde tutan, 'Mesele vatan ise
gerisi teferruattır' diyen partiler ortak noktaya gelme erdemi
gösterdiler. MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli'ye bu süreçte
sergilediği milli duruş için kendi memleketi Osmaniye'de teşekkür
ediyorum. 15 Temmuz darbe girişimi başta olmak üzere o terörle
mücadelede, yurt dışı operasyonlarda milletimizin, devletimizin
bekası için devlet adamı gibi hareket etmiştir. Bu yeni sürecin
ülkemizin birliği ve beraberliğine vesile olmasını diliyorum."