Anasayfa /  Politika

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na SADAT tepkisi

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuşuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamasında Kılıçdaroğlu'na SADAT ve Atatürk Havalimanı'na ilişkin yaptığı açıklamaları nedeniyle tepki gösterdi.

Abone ol
Abone ol 18 Mayıs 2022 13:57

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de AK Parti'nin grup toplantısında konuşuyor.

Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak tarihimizde yerini alan 19 Mayıs, milletimizin kendi yolunu çizme iradesinin sembolüdür. Samsun'dan başlayıp Ankara'da devam eden, Cumhuriyet'in ilanı ile taçlanan sürecin şanı da, şerefi de, gurur da milletimize aittir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere milli mücadele zaferinde emeği olan herkesi rahmetle yad ediyorum.

Cumhuriyet bizim ilk değil, son devletimizdir. Çeşitli coğrafyalarda, Kıbrıs başta olmak üzere başka devletler de kurduk.

"2023 FİNAL DEĞİL YENİ BİR BAŞLANGIÇ"

Herhalde iftihar verici bir eser değil mi? Dünyada deniz üzerinde 5 havalimanı var, 2'si bizim ülkemizde. Her ne kadar bazı gafiller bu havalimanına kulp takmaya çalıştılarsa da, biz açılışta milletimizin mutluluğu ve şükran duygularını gördük. O gün resmi rakama göre 70 bin kişinin katıldığı açılış bizim için ayrıca gurur verici oldu. Ülkemizin Karadeniz kıyısındaki son şehirleri olan Rize ve Artvin'e bu havalimanının hayırlı olmasını diliyorum. Demokrasi ve kalkınma adımlarının gayesi 2023'ü Cumhuriyetin zirvesi değil, daha büyük atılımlar için bir başlangıç haline dönüştürmektir. 2023 bizim için final değil, büyük ve güçlü Türkiye için yeni bir milat ve yeni bir başlangıç, kilit taşı olacaktır. AK Parti'nin kazandığı her seçim esasen böyle bir başlangıçtır.

2023'te bunların defterlerini düreceğiz, siyasetin tozlu raflarına göndereceğiz. Bizim kalbimiz Rabbimiz, gözümüz milletten başka yere dönük olmamıştır, olmayacaktır.

Eser ve hizmet siyasetimizde, istiklal ve istikbal davamızdan taviz vermeden, samimiyet ile çalışacağız, çabalayacağız.

CHP ve şurekası öyle zırva iddialarla, ötyle yalanlarla karşımıza çıkıyor ki, cevap vermeyi zul adlediyoruz.

Canan Kaftancıoğlu'nun mahkumiyet kararlarının Yargıtay tarafından onanması sonrası bize karşı iftira kampanyası başlattılar. Ettikleri her kem sözün, attıkları adımların hesaplarını vereceklerdir.

Bir SADAT tantanası çıkardı. SADAT TSK'dan emekli bir grup subayın danışmanlık faaliyeti yürütmek için kurduğu bir şirkettir. Bu şirket uzun süre sömürge altında kalmış İslam ülkeleri ile ilgili çalışmalar yapıyor.

CHP'nin başındaki zat, SADAT şirketinin önüne baskın yapar gibi gidip zırvalamıştır. Bunun masum bir gündem oluşturma çabası değil. Türkiye'nin sınırları dışındaki kapsamlı operasyonlarına verilmiş bir cevap olduğunu biliyoruz. Cevaben ve tüm kalbimle diyorum ki; Başaramayacaksınız! SADAT'ın yöneticileri ile yakından uzaktan hiçbir alakam olmadığı halde, bizim kullandığımız adeta darbeci bir kuruluş olduğunu söyleyecek kadar terbiyesizleşiyor. Bay Kemal ne dersen de, sen sabahtan akşama yalanla yatıp kalkıyorsun. Hiçbir zaman senin dürüstlüğüne şahit olmadık. Bu yalanların yine tutmayacak. Siyasi ve ekonomik çelmelerle başaramdığınızı Bay Kemal gibi karikatür bir tip ile elde edemezsiniz.

İstanbul Havalimanı inşaatı başladığından beri sürekli bir yalan rüzgarı esiyor. Burası 80 darbesine kadar Yeşilköy Havalimanı'ydı. Cumhuriyet döneminden tüm darbecilerin yaptıkları ihaneti gizlemek için kullandıkları en önemli araç hep Atatürk maskesi olmuştur. 12 Eylül darbecilerinin başı Evren de aynı yolu izleyerek Yeşilköy Havalimanı'nın ismini Atatürk yapmıştır. Bunların derdi Atatürk ismine sahip çıkmak değil. Bunların derdi Atatürk ismi olsaydı 'Kendilerine Atatürk'ün itleri' diyenlere hesap sorarlardı.

Bu hesabı soramayanların attıkları iftiralar çok net ortada. Böyle dertleri olsa belediye birimlerini terör örgütüne teslim edenlere hesap sorarlardı. Kendi ülkelerini yabancı ülkelere şikayet eden Genel Başkanlarından, belediye başkanlarından hesap sorarlardı. AKM'ye karşı çıkanlardan hesap sorarlardı.

Dünyanın pek çok yerinde yapıldığı gibi yeni bir havalimanı inşa ederek sorunun çözümü yoluna gittik. Bunu bile kabul edemediler. Kargo bölümü bile Atatürk Havalimanı kadar olan İstanbul Havalimanı ülkemizin tarihine en büyük kazanımlardan biri olarak geçmiştir. Atatürk Havalimanı'nın bir pisti oradaki hastaneye hizmet vermek ve ihtiyaç halinde kullanılmak üzere açık tutulmaktadır. Yeni havalimanımız ise tek kuruş milletin cebinden çıkmadan yapılmıştır. Milletin cebine para aktaran bir kaynak haline gelmiştir. Dünyanın en prestijli eserlerinden biri olan bu havalimanını itibarsızlaştırmaya çalışmak beyhudedir.

Buradan sesleniyorum, Ankara, İzmir, İstanbul olmak üzere kaç tane millet bahçesi yaptınız, bize bir bunu ispatlayın. Bu zat geçmişte Atatürk Havalimanı'na yapılacak millet bahçesini öyle bir sahiplenmişti ki, telefonunu dinleyerek projeyi ondan çaldığımızı söyleyecek kadar ileri gitmişti. Bay Kemal bizim o kadar boş vaktimi yok. İşimiz gücümüz yok Bay Kemal'i dinleyeceğiz. İşine bak ya.

Buranın yabancılara sayılacağı yalanı ile milleti galeyana getirmeye çalışıyorlar. Bana bir televizyon kanalında soruldu, ben böyle bir şey olamayacağını söylemedim. Bunlar için Amerikan, Alman, Yunan değil, Afrikalısı, Arap'ı yabancıdır.

"BAY KEMAL SEN MAĞARADA YAŞAYANLARLA SİYASİ ORTAKLIK YAPIYORSUN"

İzzetbegovic'in karagahına mağara diyen bu zata en güzel cevabı Boşnak kardeşlerimiz sandıkta verecek. Bay Kemal, Sen mağarada yaşayanlarla siyasi ortaklık yapıyorsun. Onlarla bu yola devam et. Ortaklığını sürdürdüğün o mağaradakilerin hali ortada. O mağaradakilerden kurtul, durumun iyi değil. Aşağılık kompleksi bunların kanlarına öyle bir işlemiş ki, geçmişi sömürü ile dolu Batı'ya hayranlık beslerler.

"YATIRIMLARI ENGELLEMEYE ÇALIŞMAK SİYASET DEĞİL İHANETTİR"

Tüm dünya Körfez ermayesini çekmek için gece gündüz çalışır, bunlar kaçırmak için çalışır. Ülkeye yapılan yatırımları engellemenin adı siyaset değil, ihanettir. Bunların derdi ülkenin kalkınması değil. Bunlar varsın İstanbul'a hizmet diye, biraz komik olacak ama, musluk açmaya devam etsinler. 29 Mayıs'ı da... Bay Kemal istersen sen de gel, Atatürk Havalimanı'nda kutlayacağız. Sen 700 kişiyi falan oraya götür, engellemeye çalış.

"SONUNA KADAR MAZLUM VE MAĞDURLARIN YANINDA OLACAĞIZ"

CHP'nin nefret kokan yabancı söylemlerine karşı çıkıyoruz. Sonuna kadar mazlum ve mağdurların yanında olacağımızı söylüyoruz.

İSVEÇ VE FİNLANDİYA'YA NATO RESTİ: BOŞUNA YORULMAYIN

NATO çeşitli arayışlar içinde. Kimi adımlar da atılıyor. Ukrayna krizinin ardından bölgede sergilenen dayanışma ve işbirliğini, seferber edilen kaynakları, biraz gözlerimiz dolarak biraz da tebessümle izliyoruz desek yeridir. Biz yıllardır, yanı başında büyük çatışmalar yaşanmış NATO müttefiki olarak bu tabloyla hiç karşılaşmadık. Müttefiklerimizden tek beklentimiz Türkiye'nin de kendi sınırlarını koruma çabalarına aynı şekilde yaklaşmalarıdır. Müttefiklerimizden hassasiyetlerimizi anlamalarını, mümkünse destek vermelerini bekliyoruz. Bizim terör örgütlerinin saldırılarına karşı sınırlarımızı korumak gibi bir hassasiyetimiz vardır. PKK ve DEAŞ'ın sınırlarımıza dayandığı dönemde ülkemizdeki hava savunma sistemlerinin sökülüp götürüldüğü günleri unutmadık.

NATO'nun faaliyetlerine en çok destek veren ülkelerin başında geliyoruz. Ama bu önümüze getirilen her teklife sorgusuz sualsiz evet diyeceğimiz anlamına gelmiyor.

30 teröristi istedik vermediler. 30 teröristi vermeyeceksin, NATO'ya girmek için bizden destek isteyeceksiniz. Şimdi Pazartesi günü gelmek istiyorlarmış, boşuna yorulmasınlar. Terör örgütleri İsveç'te hala yürüyor. Hem PKK/YPG'ye her türlü desteği verip hem de NATO üyeliği için destek istemek tutarsızlıktır.

NATO'ya sesleniyorum, Türkiye'nin meşru ve ahlaki harekatlarına destek verin, en azından ayağımıza çelme takmayın. Üstelik biz müttefiklerimizden farklı olarak hiçbir masumun saçının teline zarar vermeden operasyonlarımızı yürütüyoruz. Aksi bir durum olsa dünyayı zaten başımıza yıkarlardı.

500 bin Suriyeliyi bugüne kadar ülkelerine yolladık. Belirlediğimiz 13 farklı yerleşim yerinde 1 milyon nüfusu barındıracak şehirleri Suriye'ye kuruyoruz.

Yorumlar