ÇOK İYİ ÇEKTİN O FOTOĞRAFI

- Birazdan gelecek.

- Önlerden yerimizi alalım, kalabalık olursa arkada kalırız.

- Tüh ya, telefonun şarjı da bitiyor, bir iki fotoğraf çekerim inşallah.

- Sen fotoğraf çek, ben videoya alayım.

- Tamam, anlaştık.

Siren sesleri arasında gelir.

Her yer kırmızı.

Kalabalıkta bir hareketlenme olur.

Önden yer kapma telaşı.

Protokol ön sıralarda.

Vali, kaymakam, belediye başkanı..

Belki Ankara' dan gelen okkalı bir ağabey.

Korumalar itiş kakış.

Hava soğuk ama kalabalık çok.

Böyle zamanları seviyor halk.

Korkusuzca slogan atabiliyor.

Tabii ya, vatandaş bilinci en tepe noktada.

Sessizlik bozulur, o kırmızılar içinde gelir.

Saygı seli patlar, bir gürültü kopar.

Devlet büyüğümüz hamaset nutuğunu bitirir.

Hoca alır sazı eline.

Hellalik ister, yüksek sesle cevap verir karşı taraf.

"Helal olsun".

O helal etmiş midir hakkını, kimse sormaz.

Hocadan sonra tekbirler duyulur.

"Ya Allah bismillah, Allahuekber".

Arkasından;

"Şehitler ölmez, vatan bölünmez".

Bir de fotoğraf çekme yarışı..

Konuşan, bağıran, höyküren çoktur şehit cenazesinde.

Bir ailesi sessiz kalır o an.

Eşi içinden ağlar.

Babası kan akıtır gözünden.

Anası zor ayakta durur.

Kızkardeşi selam verir onun şapkasını takarak.

Bir tek küçük çocuğu gülücük atar.

Ne olduğunu anlamaz o yaşta.

Büyüdüğünde anlatacaklardır babasının nasıl öldüğünü.

Ve telefonlar elde, fotoğraf çekme yarışı.

Şehit için son görev tamamlanır.

Sosyal medyaya konulur yapılan selfie.

Amin istenir şehit için.

Sonrası..

Dönülmeyen bir yola uğurlanır şehit.

Unutulur gider.

Bir sonraki cenazeye kadar..