'Zeytin Dalı Harekâtı'nda 1 ay geride kaldı
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK), sınır güvenliğinin sağlanması amacıyla Suriye'nin Afrin kentindeki terör örgütlerine yönelik 20 Ocak'ta başlattığı 'Zeytin Dalı Harekâtı'nda 31'inci güne girildi.
Abone olTürk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK), sınır güvenliğinin sağlanması amacıyla Suriye'nin Afrin kentindeki terör örgütlerine yönelik 20 Ocak'ta başlattığı 'Zeytin Dalı Harekâtı'nda 31'inci güne girildi.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK), sınır güvenliğinin sağlanması amacıyla Suriye'nin Afrin kentindeki terör örgütlerine yönelik 20 Ocak'ta başlattığı 'Zeytin Dalı Harekâtı'nda 31'inci güne girildi.
1 ayın geride kaldığı harekât kapsamında 320
kilometrekarelik karasal alanda güvenlik sağlanırken, 372 yerleşim
yerinden aralarında stratejik noktaların da bulunduğu 70'i terör
örgütlerinden arındırıldı, 1641 terörist ise etkisiz hale
getirildi. 32 askerin şehit olduğu, 9 sivil vatandaşın da hayatını
kaybettiği harekâtta, çatışmalar ile 100'ü aşkın roket ve füzeli
saldırılarda 170'i asker, 500 kişi de yaralandı. Yüzde 70 oranında
yerli silah ve mühimmatın kullanıldığı harekâtı değerlendiren
Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, çok zor ve değişken parametrelere
rağmen herkesin gıpta ile baktığı operasyonun bir aylık sürecinde
kontrol sağlanan alanın, öngörülen hedef alanın yaklaşık yüzde
15'ini oluşturduğunu, bunun da bu tür harekâtlarda çok önemli bir
başarı olduğunu söyledi.
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından sınırda ve bölgede güvenlik ile
istikrarın sağlanması, dost ve kardeş bölge halkının, teröristlerin
baskı ve zulmünden kurtarılması amacıyla Suriye’nin kuzeybatısında
bulunan Afrin bölgesindeki PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör
örgütlerine yönelik 20 Ocak saat 17.00'de başlatılan 'Zeytin Dalı
Harekâtı'nda birinci aya girdi. Türk Hava Kuvvetleri'ne ait 72
savaş uçağının, teröristlere ait belirlenen ilk 18 hedefi havadan
bombalamasıyla başlayan harekât, karadan da ateş destek vasıtaları
ile Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) desteğiyle 108 hedefin, 113'ünün
bombalanmasıyla devam etti.
YÜZDE 70 YERLİ SİLAH VE MÜHİMMAT KULLANILIYOR
Harekâtın en önemli bölümünü yerli ve milli imkânlarla üretilen
silah ve mühimmatlar oluşturuyor. Yüzde 70'i yerli silah ve
mühimmatlar kullanılarak sürdürülen harekâtta, Türkiye'de son
teknolojiyle üretilen savunma sistemleri etkin ve önemli rol
üstleniyor. Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde bulunan ve yerli
üretim; fırtına obüsleri, Fırat tank, atılgan, zıpkın, çok namlulu
roketatarlar, milli piyade tüfeği, Bayraktar İnsansız Hava Aracı
(İHA), ANKA İHA, Bayraktar Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) TB2,
çok namlulu roket atar, zırhlı personel taşıyıcılar, hassas güdüm
kiti, lazer güdümlü füze L-UMTAS, tanksavar füze, KORAL Mobil
Elektronik Harp Sistemi ve radar, cirit ve Hassas Güdümlü Stand off
Mühimmat (SOM) seyir füzeleri, hava savunma sistemleri ile mini
akıllı mühimmatlar ve ATAK helikopteri bölgede terör örgütleriyle
mücadelede kullanılıyor.
Harekâtta önemli büyük kullanılan bazı silahların özellikleri
şöyle:
"SOM füzesi; menzili 300 kilometre, uzunluğu 4 metre, ağırlığı 600
kilo. Hassas güdüm kiti; irtifa 12 bin metre, menzili 25 kilometre,
sapma payı 6,3 metre. Çok namlulu roketatar; çapı 122 milimetre,
menzili 3- 40 kilometre, namlu sayısı 2x20, ateşleme aralığı 0,5
saniye. Fırtına obüsü; çapı 155 milimetre, menzili 40 kilometre,
ağırlığı 47 ton, ateşleme hızı dakikada 8 atış, sürati 65
kilometre. İHA; irtifa 7 bin 315 metre, havada kalma süresi 24
saat, haberleşme menzili 150 kilometre."
KOMUTA KADEMESİ BÖLGEDEN TAKİP EDİYOR
Başarıyla tamamlanan 'Fırat Kalkanı Harekâtı'nı yöneten 2'nci Ordu
Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel, 'Zeytin Dalı Harekâtı'nı da
yönetiyor. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar da, Kara
Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Hava Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile birlikte sık sık bölgeyi
ziyaret ederek harekâtı yakından takip ediyor. Kilis ve Hatay'daki
birlik ve merkezleri ziyaretlerle harekâtı koordine eden Orgeneral
Akar, hem askerlere direktif, hem de moral veriyor.
SİVİL HASSASİYET
Türkiye'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK’nin
terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve
2178 (2014) sayılı kararları ve Birleşmiş Milletler sözleşmesinin
51'inci maddesinde yer alan 'Meşru Müdafaa Hakkı' çerçevesinde,
Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edilen harekâtta,
sivil ve masum kişiler ile çevrenin zarar görmemesi için özen ve
hassasiyet gösteriliyor. TSK, harekât alanında bulunan dini ve
kültürel yapılar, tarihi eserler ve arkeolojik kalıntılar ile kamu
yararına faaliyet gösteren tesisleri hedef almazken, Kara ve Hava
Kuvvetlerinde uluslararası hukuk ve anlaşmalar tarafından
yasaklanmış mühimmat kullanılmadığı, bu tür mühimmatların Türk
Silahlı Kuvvetleri envanterinde yer almadığını da açıklandı.
STRATEJİK NOKTA; BURSEYA DAĞI
Kilis'in karşısında ve Suriye'nin Azez ile Afrin kentlerinin
arasında yer alan 848 metre yüksekliğindeki Buryesa (Barşah) Dağı,
28 Ocak'ta sabah saatlerinden itibaren önce havadan, ardından
karadan bombalanarak kuşatıldı. Sınır kentleri Kilis ile Hatay'a
roketlerin atılması ve geçiş güzergahı olarak kullanıldığı için
önemli stratejik noktalardan olan dağ, şiddetli çatışmaların
ardından saat 14.30'da teröristlerden arındırıldı ve ele geçirildi.
Dağda; teröristlerin yer altına betonla inşa ettiği koruganlar,
sığınaklar, irtibat hendekleri, tüneller ve atış mazgallarına da
sahip kuleler ile yapımı devam eden hendekler bulundu.
70 NOKTA KONTROL ALTINDA
TSK ve Özgür Suriye Ordusu güçleri, hava desteğiyle sürdürülen
çatışmalarla 372 yerleşim yeri bulunan Afrin'deki 70 bölgeyi, terör
örgütlerinden arındırdı. Derinlik oluşturularak sürdürülen harekât
kapsamında teröristlerden temizlenen bölgelerdeki el yapımı
patlayıcı, mayın ve bubi tuzakları ise eğitimli köpeklerin
desteğiyle uzman ekipler tarafından bulunarak imha ediliyor. Terör
örgütlerinden temizlenen bölgenin Afrin genelinin yüzde 15'ine denk
geldiği ifade edildi.
32 ASKER ŞEHİT, 1641 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
Harekâtın başladığı günden bu yana Hatay ve Kilis'e 100'ün
üzerinden füze ve roketle saldırı düzenlendi. Harekât kapsamında
teröristlerin saldırıları ve çatışmalar sonucu 32 asker şehit oldu,
9 sivil vatandaş hayatını kaybetti. Ayrıca çatışmalar ile füze ve
roketli saldırılar sonucu aralarında ÖSO mensuplarının da bulunduğu
500 kişi de yaralandı. 1 aylık süreçte 27'si son bir günde olmak
üzere toplam 1641 terörist de etkisiz hale getirildi.
'SİVİL KIYAFET' OYUNU
Yaklaşık 11 bin teröristin bulunduğu ve sonradan 1000- 1500 takviye
ile sayıları yaklaşık 13 bini bulan teröristlerin, harekât
kapsamında ağır kayıplar vermesinin ardından sivil kıyafet
giydikleri belirlendi. Teröristlerin ayrıca, sıkıştıkları
bölgelerde sivil vatandaşların arasına gizlenmeye çalıştığı da
ortaya çıktı. Teröristlerin zaman zaman gizlenmek ve insansız hava
araçları ile jetlerin görüş açısını kapatmak amacıyla siyah duman
çıkarmak için bölgede sivil vatandaşlara ait araçların lastiklerini
söküp yaktıkları da kaydedildi.
ÖSO, TSK İLE UYUMLU
'Fırat Kalkanı Harekâtı' öncesinde dağınık ve parçalı yapıya sahip
olan, bünyesinde farklı grupların yer aldığı Özgür Suriye Ordusu,
TSK tarafından profesyonel eğitimlerle düzenli orduyla uyumlu hale
getirildi. Bu kapsamda arazide TSK ile birlikte terör örgütleriyle
mücadele eden ÖSO mensuplarının, Türk askeri ile uyumlu şekilde
harekâtta mücadele ettiği belirtildi.
FARKLI KONJONKTÜR
'Fırat Kalkanı Harekâtı'nda, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından
desteklenen Özgür Suriye Ordusu'nun yoğun ve kararlı mücadelesi
sayesinde yaz ayında başlatılan ve Azez- Cerablus arasında bulunan
toplam 243 meskûn mahalde 2 bin 15 kilometrekarelik alan kontrol
altına alındı. Ancak kış ayında başlayan 'Zeytin Dalı Harekatı'nda;
arazi, tahkimat, iklim ve doğa şartları ile bölgedeki terörist
sayılarıyla beraber konjonktür, bölgedeki operasyonu güçleştirse de
teknolojiyle silahlarla terör örgütleriyle etkin ve caydırıcı
mücadele ediliyor.
HAREKAT PLANLANDIĞI GİBİ SÜRÜYOR
TSK tarafından yapılan açıklamalarla, harekatın planlandığı şekilde
devam ettiği belirtiliyor. Hava harekâtı ve kara ateş destek
vasıtaları ile desteklenen kara harekâtının; barış ve istikrarı
sağlamak üzere tüm teröristlere karşı, ahlaki değerler ve
uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde azim ve kararlılıkla
sürdürüldüğü vurgulanıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Türkiye
Cumhuriyeti Devleti'nin hak ve menfaatlerini korumak ve
vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak maksadıyla, millî
birliğimizi ve bölünmez bütünlüğümüzü hedef alan başta
FETÖ/PDY/PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütü olmak üzere tüm terör
örgütleriyle mücadelesini, yurt içi ve yurt dışında kesintisiz
olarak en son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar sürdürme
azim ve kararlılığında olduğu vurgulanıyor.
GÜVENLİK UZMANI AĞAR: BÖLGENİN YÜZDE 15'İ KONTROL
ALTINDA
Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, 372 yerleşim yeri bulunan Afrin
bölgesinin yüzde 15'inin terör örgütlerinden temizlendiğini
söyledi. Ağar, harekâtın başarıyla devam ettiğini kaydederek, şöyle
konuştu:
"Afrin karasalında 365 köy, köy altı ve 7 nahiyeyle birlikte 372
yerleşim yeri var. Şuana kadar alınan yerler, yüzde 15'ine denk
geliyor. Fiziki olarak yüzde 15 bandındayız ama psikolojik olarak
yüzde 51'i aştığımızı değerlendiriyorum. 300- 320 kilometrekarelik
karasal alan ele geçirildi. İlginç bir örtüşmeyle Türk Silahlı
Kuvvetleri, üzerinde irili, ufaklı 90- 95 yükselti bulunan ve
yaklaşık 300 kilometrekarelik alan kaplayan Cudi Dağı kadar muazzam
ve zorlu bir alan ele geçirmiş. Bölgede yaklaşık 9 ila 11 bin
terörist bulunuyordu. Sonradan Fırat’ın doğusundaki alanlar başta
PKK tarafından 1000- 1500 terörist daha Afrin bölgesine sızdırıldı.
Konjonktürel zorluklar, vekaletler savaşının çok bilinmeyenli
denklemleri, asimetrik etkiler, arazi ve iklim koşulları, 2'nci
Dünya Savaşından bu yana rastlanılmayan bir tahkimat, konvansiyonel
ve sofistike silah sistemlerinin PKK/YPG elindeki yoğun varlığı,
terörist sayısındaki 10 bini aşan rakam, patlayıcılar. Mayınlar ve
bubi tuzaklarla oluşturulmuş ölüm bölgeleri, mayın tarlaları,
kuşaklar ve tank hendekleri, bütün bunlara karşı icra edilen bir
harekât var. Göstermek istemeseler gibi parmaklarını dişledikleri,
gıpta edilen bir harekât servis ediyor Türk Silahlı Kuvvetleri. 1
ayda böyle bir bölgenin yüzde 15'inin teröristlerden temizlenmiş
olması ve bununla birlikte zayiat- imha oranlarındaki muazzam fark,
harekât ile ilgili temel parametreleri ortaya koyuyor."
'REJİMDEN MEDET UMAR HALE GELDİLER'
Abdullah Ağar, terör örgütü PKK/YPG'nin yöneticilerinin 'Zeytin
Dalı Harekâtı' öncesinde tehdit eden sözler sarf ettiklerini Esat
rejiminden medet umar hale geldiğini ifade ederek, "Ortada çok
büyük bir başarı var. Harekâtın bir diğer başarı kriteri de
PKK/YPG'nin artık rejimden medet umar hale gelmesi. Daha dün, 'Sıra
rejime gelecek diyorlardı. Türk ordusunun azim ve iradesi, imkân ve
kabiliyetleri, 1984 yılından bu yana biriktirdiği terörle mücadele
tecrübesi, kudret ve kabiliyeti, planlama- kontrol- koordinasyon ve
uygulama becerisi gibi kıstaslar ise harekâtın asıl parametrelerini
oluşturuyor" diye konuştu.
HER KESİMDEN DESTEK
Türkiye'nin sınır güvenliği ile bölgedeki terör örgütlerinin
temizlenmesine yönelik sürdürülen harekât, her kesimden de destek
görüyor. İş, spor, sanat ve siyasetçiler ile halk, başarıyla
yürütülen harekâta destek veriyor. Bölgeyi ziyaret edenler,
askerlere sevgi gösterisinde bulunuyor.